Bu fanzin özgün yapımlara hasret kalanlara ilaç gibi gelir…
Kirke Fanzin ilk sayısı ile aramızda… İlk dosyanın konusu: Yaratıcı ve Yok Edici Tanrıça.
Adından ve girişinden anlaşılacağı üzere mitolojik temelli bir fanzin ama bundan ibaret değil elbette, dolu dolu , bitirmeden elinizden bırakamayacağınız türden.
Mitoloji alanında yazabilmek için sınırları olmayan bir hayal gücüne sahip olmak ve bu hayal gücünü ustaca işleyebilmek gerek diye düşünüyorum. Bilginin hayal gücü ile harmanlandığı bu eserler gerçekten kıvrak zeka ürünleri. Mitolojiye çok hakim olmamama rağmen bu yönüyle her zaman ilgimi çekmiştir.
Girişi oldukça etkileyici, buraya olduğu gibi bırakıyorum:
“ Benim bir adım yok. Gözlerim kapalıyken bile görebilirim sizi. Kuşlar, kediler, köpekler, aslanlar, domuzlar… Hepsi benim ailem. Bir de ademoğulları var. İyi mi yoksa kötü mü olduklarına karar veremiyorum. Bu adada uzun yalnızlıklarıma tek iyi gelen şey, buradaki hayvanların sevgisi. Evet bazen ademoğulları da geliyor. Ama bu kararsızlığım ve yeteneğim yüzünden onları hayvana çeviriyorum. Ama bilinçlerini onlara saklıyorum. Ve bir süre sonra onların çoğu insan bedenine geri dönmek istemiyor… “
Yalnızlığını bencilliği ile birleştirip çevresindeki insanları bilinçlerine dokunmadan hayvana dönüştüren tanrıça Kirke’nin hikayesi… Çizimler de hikayeye oldukça yakışmış.
Kirke’nin hikayesi mitolojiden hiç anlamam ya da haz etmem diyenlerin bile ilgisini çekebilir.
Fanzin içerisindeki şiirler de oldukça orijinal ama biri var ki diğerlerinin önüne geçiyor. Gülhan Korkut’un el yazısı ile yayınlanan 13.04.1983 tarihli şiiri oldukça etkileyici , el yazısı apayrı bir hava katmış.
Samet Civan kaleminden çıkan “Şark’ın Çiçek Kokusu” her okurunu farklı bir dünyaya taşıyacak güçte bir şiir olmuş, aşağıdaki dizeleri birden fazla kez okudum…
Saçların,
Estikçe rüzgar dalgalanır mı hala
Hala bahçesinde gül var mı ?
O ihtiyar komşunuzun
Sorar mı yıldızların kaymasında
Adıma tuttuğun dilekleri
Çevir yüzünü
Gör edepsiz nefes alışlarımı
Hem gencim ben
Yaşım güneşten ufak…
Fanzinin son eseri de ünlü yönetmen Luis Bunuel’in El Angel Exterminador filmi üzerine yazılmış. Simgelerini filmin bütününe dağıtan yönetmenin filminden bir kesit işlenmiş ve mesajlar satır aralarına gizlenmiş.
Fanzin sonunda iletişim bilgilerini ve kumbara hesap bilgilerini paylaşmış arkadaşlar.
Sosyal medya hesaplarını biraz kurcaladım, fanzin paylaşımları dışında mitolojik bazı paylaşımlar da yapıyorlar.
Sonraki sayılar için de yazı ve çizim talepleri var. Açıkçası ben ne tarz yazılar ile ilgilendiklerini merak ettim, çerçeveleri ya da kıstasları nelerdir. Belki bu ekip ile bir röportaj yapma fırsatı bulabilirsek amaçları ve nasıl ilerleyecekleri yönünde daha detaylı bilgi edinebiliriz. Merak ettiğim bir diğer şey de fanzin Kirke’nin öyküsü üzerinden mi devam edecek yoksa yeni sayıda daha bağımsız bir dosya ile mi karşılaşacağız.
Takipte kalıp öğreneceğiz…
Emekler için teşekkürler.
Fanzin yürüyor…