FANKİT: RAY//Bilinçlerdeki Savaş-Irkçılık (PDFli)

 

Lagari Bilimkurgu geçtiğimiz günlerde fanzininin yeni sayısıyla (7inci) birlikte bir de fankit çıkardı. Zülfikar Yamaç’ın kaleminden çıkan bu fankitin ismi Ray. Aslında ben de sizler gibi onu ilk bildiğimiz anlamıyla okudum. Yani tren, metro rayı olarak ama buradaki bir özel isim. İsmin sahibi de bir robot. Hem de ırkçı, katil bir robot.

Aslında bakılırsa Zülfikar bu fankitiyle çağımızın önemli bir sorunu olan ırkçılığı ve yapay zekânın, dijital bilincin burada alacağı pozisyona dair önemli bir sorgulamaya girişmiş. “Üst bir tür” olan insana hizmet etmesi için üretilen bir robotun insani ayrıştırmalar ve terminolojiler üzerinden yargıya vararak gene insani bir eyleme geçmesi. Bunu insanlık için ama gene bir insana karşı yapılması. Hem de bunun olmaması için yazılan tüm komutların sistem altyapısına yerleştirilmiş olmasına rağmen.

Irkçılık biyolojik ve kültürel farklılıklar sebebiyle bir türün diğer türe karşı üstün olduğu düşüncesinin bir ürünüdür. Dahası üstünlük kurgusundan ziyade zenofobik bir korkunun sonucudur. Bu sebeple akıl almaz komplo teorisi ve sapır saçma kehanetler ile bu korkunun ortak paydasındaki kitleler bir şekilde hareket geçirilerek toplumsal mecrada varlık gösterirler. Hatta tarihte birçok kanlı eylem ve soykırım gerçekleşerek, halklar arasındaki düşmanlıklar travmatik ölçülerde toplumsal hafızalarda yer etmiştir.

Farklılıkların bir araya toplandığı, ayrıştırıcı dillerin bir bir kesilip kenara atıldığı bir çağdayız dostlarım. Aslında bu tipteki düşünce sistematiğinin özündeki kalıplar hep aynıdır. Mesela bir örnek vermek gerekirse, bu fankitte yer alan siyahi kurbanı silin ve yerine bir eşcinsel veya transseksüel bir karakter koyun, kurguyu ona göre uyarlayın. Vardığınız sonuç aynı olacaktır. Çünkü ayrıştırmanın kökü aynıdır. Bu sebeple ABD’de geçen sene doruk noktasına ulaşan Black Lives Matter hareketinin bileşenlerine popüler yüzlerden önce LGBTİ ve kadın hakları sivil toplum örgütleri ve sistem eliyle ayrıştırılmaya maruz kalan diğer toplumsal kesimler reaksiyon verdiler ve eylemlerde yer aldılar. Bu enerji ABD seçimlerine yansıdı ve demokrat-ilerici bir koalisyon iktidara geldi. Zamanın bütünleştirici etkisinin ilerleyen günlerde dünyada ve ülkemizdeki biçimlerini gözlemleyeceğimizi de düşünüyorum.

Fankitimize dönecek olursak, Ray ismindeki bir robotun siyahi sahibini ırksal sebeplerden dolayı öldürmesini konu alıyor. Robotun siyahi ırk düşmanlığını garipsemiş olabilirsiniz fakat bunun sebebi üretildiği fabrikadaki işçilerden bazılarının zihniyeti. Bu zihniyet insandan insana bulaştığı gibi yapay zekâ robotumuza da bulaşıyor ve uygun koşulları bekleyen patlamaya hazır bir virüs gibi zihindeki yerini alıyor. Günü geldiğinde ise BUM! Eyleme geçiyor. Açıkçası metnin güzel taraflarından biri, okura birçok noktada alt okuma imkânı sunması. Benlik, irade, bilinç ve bu perspektiften yapay zekâya ve gelecek çağın koşullarına dair bakışımızı sorgulayacağımız boşluklar bırakması. Benim kendime tuttuğum en tuhaf noktasıysa Ray’in sorgusu esnasında bir insanı öldürülmesinin vahametinden ziyade sistemin nerede açık verdiği, arızanın nerede olduğuna dair tespite yoğunlaşılmış olması. Diyorum ya, birçok alt okuma yapmak mümkün. Sistem, şirketler, insan veya robot hakları ve yasaları…

Lagari Bilimkurgu’ya ve bu tarz güzel işleri çıkarmayı, okurla buluşturmayı kendine misyon edinmiş dostlara teşekkürlerimi sunuyorum. Fankitin PDF’i aşağıdaki linkte mevcut. Basılı olarak isterseniz Lagari Bilimkurgu ile iletişime geçip sınırlı sayıdaki baskılarından edinebilir veya en yakın kırtasiyede kendiniz için bir tane bastırabilirsiniz. Bilimkurgu yarını düşündürmeye, umut olmaya devam ediyor. Fanzin ise yürüyor, son durak neresi bilmeden. Kalın sağlıcakla.

FANKİT: RAY- Zülfikar Yamaç (PDF İNDİR)