***Ve bu şehirde her kadın ölüm doğuruyor.*** Hayat anlamsız; ne olduğu belli olmadığı kadar derin ve uçsuz. Bir yerlerde yanlış yapıyoruz; aslında, hayatın anlamsızlığı söz konusu değil; sadece, biz ona anlam yükleyemiyoruz. Diğer yandan şanslıyız, güzel gelişmeler de olmuyor değil ve ne varsa eskilerde var. -Bir dakika müsaade verin. Yalnızca, biraz… Bir daha deniyorum. …
NO DRUG, NO GOD! Serkan Üstündağ bir sene sonra Müptezel Tanrılar isimli fankitini bastı ve meraklı ruhlarımızı biraz olsun dindirmeyi başardı (Biraz olsun diyorum çünkü üçüncü sayıyı heyecanla bekliyorum!). İlk önce birinci sayıdan biraz bahsetmek istiyorum. Müptezel Tanrılar bizi bir değil, birçok öykü ile kucaklıyor ve aradaki bağlantıları muhteşem bir şekilde kuruyor. Enerji bulmak …
FANKİT: Organik Veri Aktarımı-Müptezel Tanrılar 2 (PDFli) Devamını oku
Uzun zamandır yaşadığım şehirler dışında başka bir şehre gitmek gibi bir şey yapmamıştım ve yapacağım kısa bir tatil ile Adana’ya yolum düştü. Başka şehirler hakkında bahsederken tarihi yerleri veya manzaralı yerleri merak ederdim. Bugünlerde o şehirlerde çıkan fanzinleri merak ediyorum. “Acaba hangi fanzin var? Hiç karşılaşmadığım bir iş var mı?” gibi bir soru geliyor aklıma. …
İkinci bölüme İkinci Eskiciler’de çekmeye karar verdik ve gene geçtik kamera karşısına. Isparta’dan Merdümgiriz Fanzin, Eskişehir’den Dimağ Fanzin ve Silivri’den Silivri Kültür Sanat Fanzin hakkında lafladık. Kısa kısa, dilimiz döndüğünce…
Benzer muhabbetler aramızda dönüp dururken “niye bunları yayınlamayalım ki” diyerek kamera karşısına geçtik. Elbet bir çok şey gene kendi şeklimize mahsus. İlk bölümde Fatih’in İstanbul ve Adana turu, yeni çıkan işler ve bir çift lafıyla Ozan Baygın vardı.
Her hafta yaptığımız toplantılara ayrı bir heyecanla gidiyorum genel olarak, çünkü Efe Abi’nin eline yeni ulaşmış işler oluyor. Hafta sonuna kadar bu işlerden pek bahsetmiyor. Masaya bu hafta hangi fanzinler konuk olacak, hangilerini katlayıp Fanzin Apartmanı raflarına yerleştireceğiz telaşı sürerken yeni işler kendini gösterdi. Dikkat çeken işler arasında Gözaltı, BUDMO ve LAVİ isimli bir fankit …
Yağmur yağdığında ortaya çıkan toprak kokusu sarar tüm şehri. Yağmurdan dakikalar öncesindeki öfkeyi, dar sokaklardaki pisliği, toplanmamış çöpleri, kocasından dayak yemiş bir kadının öfkesini, ölmenin eşiğine gelmiş bir keşi, meyhanedeki son yudumu ile sigarasını yakıp biraz öfkeyle evin yoluna koyulan babamın alkol kokusu dahil, her şeyi bastırır. Sesiyle, kokusuyla… Tam olarak bahsini ettiğim yağmur adımlarken …
Edebiyatın ağır bastığı, çizimle harmanlanmış fanzin Parantez İçi. Evet efendim, ilk sayısından beri takip etmekteyim. Geçtiğimiz günlerde dördüncü sayısı çıktı. Elime geçti demeyeceğim, özellikle edindim. Çünkü kağıt üzerine sadece kelimeleri, çizgileri değil, hepsinden öte samimiyeti yansıtıyor. Bir şeyler yapmış olmak için değil, yapmak istediğinden izlenesi. Kapağını anne özlemiyle aralıyor. Sadece “Noldu?” diye sormuyor, çizgi …
“Ata benzeyen eşek, anırınca kendisini belli eder.” Uzun zamandır edebiyatı ileriye taşıdığını düşünen yayım organları, piyasa üzerinden atıp tutmakta. Kimisi yüksek edebiyatını yaparken kimisi sevgili “ilah” sosyal medya üzerinden şair ve yazarların doğum, ölüm ve bilimum gerekli olaylar üzerinden postlar paylaşıyor. Tabii ki bu olaylar ticaret erbaplarının işine yaramaktan pek öteye gitmiyor. Bu durum …
TEZGÂH KURULDU VE KAĞITLAR DAĞITILDI: EY AHALİ YER KAPIN Devamını oku
Fanzin çıktığı yolculukta emin adımlarla yürürken ne etrafa salça oluyor ne de kıçı kırık, laçka heriflere laf anlatma derdine giriyor. Öylesine pervasızca bir iş ki bu yürüyüş, sonu nereye gidiyor kimse bilmiyor. Bildiğini zanneden kenar mahalle abileri ise, es geçilmiş elektrik direkleri gibi sadece dikiliyorlar, hem de önlerinden geçenlere selamsızca. Oradan oraya, raftan rafa koşarken …